Kişilerin haklarını savunmak milli bütünlüğe aykırı mıdır? Durkheim'in 'Milli' bireycilik anlayışı
Künye
Arıkan, E. (2021). Kişilerin haklarını savunmak milli bütünlüğe aykırı mıdır? Durkheim'in 'Milli' bireycilik anlayışı. Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, (1), 239-265.Özet
Bireycilik genellikle milli bütünlüğün karşısında duran bir dünya görüşü olarak anlaşılır. Ancak Durkheim’a göre bireycilik modern toplumların milli bütünlüğü
açısından merkezi bir değerdir. Endüstriyelleşmiş toplumları bir arada tutan kolektif
bilinç, birey kültüdür. Bu sebepten dolayı insanlar kişi hakları ihlalleri karşısında sadece
o kişi için üzüntü veya gelecekte kendi başlarına da kötü bir şey gelebileceğinden dolayı
korku hissetmez; aynı zamanda kutsallarına saygısızlık edildiği için tepki gösterirler.
Durkheim’a göre kişilerin haklarını savunmak bireyci olduğu kadar millidir de. Yazar,
Fransa’da önemli bir toplumsal kırılma anı olan Dreyfus vakasında kişi haklarını korumanın milli bütünlüğün muhafazası için gerekli olduğunu savunmuştur. Öte yandan
Durkheim, klasik liberal negatif özgürlük anlayışının yetersiz olduğunu da belirtir. Düşünüre göre hakiki bireycilik, bireyin toplum ile bütünleşip, toplumsal düzenlemeler ile
geliştiği bir anlayışı temsil eder. Bunun için Durkheim meslek örgütlerinin toplumsal
yaşamdaki rolünün arttırılması, sosyal adaletin sağlanması, ailenin güçlendirilmesi,
kadınların iş hayatına kazandırılması, eğitimin geliştirilmesi gibi bazı reform önerilerinde bulunmuştur. Individualism is often understood as a worldview that stands against
national unity. However, according to Durkheim, individualism is a central value for the
national unity of modern societies. The collective conscience that holds industrial
societies together is the cult of the individual. For this reason, in case of the violations
of personal rights, people do not just feel sadness for that person or fear that something
bad may also happen to them in the future; they also react for the fact that their own
sacrosanct has been disrespected. The author argued that in Dreyfus Affair, which is a
social turning point in France, it is necessary to protect the rights of individuals to
preserve national integrity. According to Durkheim, defending the rights of persons is
as much national as it is individualistic. Conversely, Durkheim also states that the
classical liberal understanding of negative freedom is insufficient. According to the
thinker, genuine individualism represents an understanding in which the individual
integrates into society and develops in that society. For this, Durkheim has proposed
some reforms such as increasing the role of professional organizations in social life,
ensuring social justice, empowering the family, introducing women into work life, and
improving education.