Arşiv logosu
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
Arşiv logosu
  • Koleksiyonlar
  • Sistem İçeriği
  • Analiz
  • Talep/Soru
  • Türkçe
  • English
  • Giriş
    Yeni kullanıcı mısınız? Kayıt için tıklayın. Şifrenizi mi unuttunuz?
  1. Ana Sayfa
  2. Yazara Göre Listele

Yazar "Elibol, Can Eralp" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 6 / 6
Sayfa Başına Sonuç
Sıralama seçenekleri
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Analyse der urteile des bayObLG und BVerfG zum thema ,,Diebstahl: Containern"
    (2021) Elibol, Can Eralp; Akkanat Öztürk, Elif Beyza
    Mülkiyet, Alman Anayasası m. 14'te temel hak olarak korunmaktadır. Buna ek olarak mülkiyet aynı zamanda özel hukuk ve ceza hukuku korumasına da sahiptir. Bu iki hukuk disiplini bazı hâllerde birbirine sıkı sıkıya bağlıdır. Hırsızlık suçu söz konusu olduğunda bu suçun bazı kavramları, bilhassa mülkiyet ile ilişkili olanlar, medeni hukuk çerçevesinde değerlendirilmelidir. Alman Ceza Kanunu m. 242 uyarınca "her kim başkasına ait taşınır bir malı alırsa” cezalandırılır. Bu bağlamda marketin imha edilmek üzere çöp kutusuna attığı tüketilemez besin maddelerinin çalınması olayı, hırsızlık suçunun önemli bir örneğidir. Bu olay, bozulmuş besin maddelerinin imha edilmek üzere alınması için çöp kutusuna atılıp kilitlenerek hazır tutulması ile ilgilidir. Bu olayın can alıcı noktası, burada Alman Ceza Kanunu m. 242 anlamında “yabancılık” unsurunun söz konusu olup olmadığıdır. Bunu tespit edebilmek için Alman Medeni Kanunu m. 959, bir diğer deyişle mülkiyetin terki hükmü gündeme gelmektedir. Bu çalışma, söz konusu olay ile ilgili Bavyera Eyaleti Yüksek Mahkemesi ve Federal Almanya Anayasa Mahkemesi'nin verdiği kararların değerlendirilmesine odaklanmaktadır.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Analyse eines klassischen urteils des BVerfG zum thema meinungsfreiheit und ehrenschutz soldatenurteil
    (2022) Elibol, Can Eralp
    İfade özgürlüğü, liberal demokratik hukuk devletlerinde tanınmış en önemli bireysel hak ve özgürlüklerden biridir. İfade özgürlüğü sayesinde kişiler düşüncelerini açıklama imkânına sahip olurlar. Bu düşünceleri toplumun çoğunluğunun veya azınlığının benimsemesi önem arz etmez. Bununla birlikte, ifade özgürlüğünün azınlığın düşüncelerini ifade ederken sağladığı hukuki koruma sebebiyle özellikle önemli olduğu söylenebilir. Böylelikle toplumun azınlığını temsil eden fikirlere sahip bireyler, yeni bir toplumsal tartışma ortaya çıkarmak yahut hâlihazırda mevcut olan toplumsal bir tartışmada görüş beyan etmek için ifade özgürlüğünden faydalanırlar ve kendi görüşlerinin de hesaba katılmasını sağlarlar. İfade özgürlüğünün önemine binaen anayasal bir koruma sağlanmaktadır. Nitekim Alman Anayasası'nın "Temel Haklar" başlığı altında 5. maddesinde ifade özgürlüğü garanti altına alınmıştır. Ancak ifade özgürlüğü hiçbir sınırlamaya tabi olmaksızın istifade edilebilen bir hak değildir. Alman Anayasası'nın 5. maddesinin 2. fıkrasında ifade özgürlüğünün hangi hâllerde sınırlamaya tabi tutulduğu ifade edilmektedir. Bunlardan biri de bireylerin onurudur. Bireylerin onurunun söz konusu olduğu hâllerde ifade özgürlüğü kanunda belirtilen sınırlamalara tabidir. Bu bağlamda kişilerin ifade özgürlüğü ile bireylerin onuru çatışan iki menfaattir. Bunların arasında bir dengenin kurulması gerekir. Bu dengenin nasıl kurulacağı ile ilgili olarak Alman Anayasa Mahkemesinin vermiş olduğu ve verildiği dönemde oldukça tepki çeken "Asker Kararı", bu çalışmanın konusunu oluşturmaktadır.
  • [ X ]
    Öğe
    Ceza Hukukunda Suc?un Kanuni Unsuru Olarak “Es?ya”
    (2021) Ağkuş, Kazım Furkan; Elibol, Can Eralp
    [No abstract available]
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    İnsan üzerinde deney suçu
    (2021) Bandır, Oğuz; Elibol, Can Eralp
    Birey, toplumun yapı taşıdır. Bireylerin hayatlarını huzur ve güven içinde devam ettirebilmeleri için hukuki olmayan müdahalelerden korunmaları gerekir. Bireylerin vücut bütünlüğü, ceza hukuku korumasını gerektiren önemli bir hukuki değerdir. Bu öneme istinaden 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun “Özel Hükümler” başlıklı ikinci kitabının “Kişilere Karşı Suçlar” başlıklı ikinci kısmının “Vücut Dokunulmazlığına Karşı Suçlar” başlıklı ikinci bölümünde bireylerin vücut bütünlükleri çeşitli suç tipleri ile koruma altına alınmıştır. Bu suçlardan biri de bu çalışmanın konusunu oluşturan ve TCK m. 90/1’de düzenlenen insan üzerinde deney suçudur. Bilimsel gelişmenin sağlanabilmesi için kişilerin deney yapmaları zorunluluktur. Ancak bu gelişme hiçbir hukuki sınırlamaya tabi olmaksızın gerçekleştirilemez. TCK m. 90/1’de düzenlenen insan üzerinde deney suçu bu sınırı ceza hukuku bakımından belirlemiştir. Bu çalışmada TCK m. 90/1’de düzenlenen insan üzerinde deney suçu, suç inceleme sistematiği çerçevesinde incelenmektedir.
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    Kamuya gerekli şeylerin yokluğuna neden olma suçu (TCK m. 238)
    (2021) Elibol, Can Eralp; Akkanat Öztürk, Elif Beyza
    Bu çalışmada 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nda 238. maddede düzenlenmiş kamuya gerekli şeylerin yokluğuna neden olma suçu incelenmektedir. Söz konusu suçun uygulamada gündeme gelmemesi, teorik olarak birçok hususun soyut hâlde kalmasına neden olmaktadır. Bu suçun teorik bazda da olsa somutlaştırılabilmesi, bu çalışmanın ana hedeflerinden biridir. Bununla birlikte dikkatleri çeken bir diğer husus ise suçun oluşmasına sebep olan taahhüde aykırı davranma fiilinin özel hukukla yakından ilgili olmasıdır. Ayrıca suçun kamu kurum ve kuruluşları ve kamu hizmeti ile de ilişkili olması, meseleye idare hukuku boyutu da katmaktadır. Bu iki tespitin önemi, ceza hukukunun son araç olma ilkesi ışığında meselenin incelenmesi gerekliliğine işaret etmesidir. Bu bağlamda özel hukuk ve idare hukuku ile ilgili bir fiilin, suç olarak düzenlenmesiyle ceza hukukunun kapsamına alınmasının isabetli olup olmadığı, bu çalışmadaki ana tartışmayı teşkil etmektedir. Bunun haricinde suç ile korunan hukuki değer başlığı altında kamuya gerekli şeylerin yokluğuna neden olma suçunun meşruiyetine ilişkin bir sorgulama da yapılmaktadır. Bunun sonucunda söz konusu düzenlemenin varlığının güncel bir bakış açısıyla gerekli olup olmadığı tespit edilmektedir. Bütün bunlara ek olarak suçun varlığının gerekli olup olmaması tartışması bir yana, kanun koyucunun bu suçla korumayı amaçladığı hukuki değer perspektifinden suçun kanuni unsurları incelenmektedir
  • Yükleniyor...
    Küçük Resim
    Öğe
    KVKK m. 17/2 ile mukayeseli olarak kişisel verileri yok etmeme suçuna (TCK m. 138'e) dair hukuki problemlerin değerlendirilmesi
    (2023) Akkanat Öztürk, Elif Beyza; Elibol, Can Eralp
    Kisisel verileri yok etmeme sucu, 5237 sayili Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) “Özel Hükümler” kitabinin “Kisilere Karsi Suclar” baslikli kisminin “Özel Hayata ve Hayatin Gizli Alanina Karsi Suclar” bölümünde, 138. maddede düzenlenmistir. Buna ek olarak Kisisel Verilerin Korunmasi Kanunu’nun (KVKK’nin) 7. maddesinde kisisel verilerin silinmesi, yok edilmesi veya anonim hale getirilmesine dair kanuni bir yükümlülük öngörülmüstür. Bu yükümlülüge aykirilik ayni Kanun’un 17. maddesinin 2. fikrasinda suc addedilmis ve bunlarin TCK m. 138’e yapilan atif ile cezalandirilacagi ifade edilmistir. TCK m. 138 ile KVKK m. 17/2 arasindaki iliskinin mahiyetinin tespiti, bu calismanin amaclarindan biridir. Ayrica gerek iki düzenleme arasindaki iliskiden gerek münhasiran TCK m. 138’den kaynaklanan hukuki problemler üzerinde hususi olarak durulmaktadir. Bilhassa sucla korunan hukuki deger ve bunun uzantisi olarak magdur ve riza meselesi hakkinda tespitler yapilmaktadir. Bu istikamette calismanin diger amaci, dogrudan söz konusu problemler özelindeki degerlendirmeler ile doktrindeki tartismalara katki sunmaktir.

| Türk-Alman Üniversitesi | Kütüphane | Rehber | OAI-PMH |

Bu site Creative Commons Alıntı-Gayri Ticari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile korunmaktadır.


Türk-Alman Üniversitesi, Beykoz, İstanbul, TÜRKİYE
İçerikte herhangi bir hata görürseniz lütfen bize bildirin

DSpace 7.6.1, Powered by İdeal DSpace

DSpace yazılımı telif hakkı © 2002-2025 LYRASIS

  • Çerez Ayarları
  • Gizlilik Politikası
  • Son Kullanıcı Sözleşmesi
  • Geri Bildirim