Eine empirische untersuchung der kontakthypothese am beispiel der Türkisch-Deutschen biografiegespräche Konstanz
Citation
Lammer, L. M. (2019). Eine empirische untersuchung der kontakthypothese am beispiel der Türkisch-Deutschen biografiegespräche Konstanz. Türk-Alman Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbulAbstract
Bu bilimsel çalışma, kültürel açıdan farklı toplumları birbirine bağlama ve insanları birbirine yaklaştırma potansiyeli taşıyan kültürlerarası buluşmaları içeren projeleri analiz etmeye çalışmıştır. Burada araştırma konusu belirli etnik gruplar arası bir temas ortamıdır: Konstanz'daki Türk-Alman biyografi sohbetleri. Araştırma etkinliği sırasında, gruplar arası temasın giderek artan olumlu etkilerini gösteren temas hipotezi (aslen Allport tarafından geliştirilen) sohbet toplantılarına uygulanmıştır. İlk olarak, kültürlerarası buluşmalar içerisinde ideal temas için ana maddelerin yerine getirilip getirilmediği ve getirildiyse de ne ölçüde getirildiği araştırılmıştır. Ayrıca, ikinci bir araştırma sorusu da sohbetlerin bir sonucu olarak meydana gelen temasın belirli etkilerini ele almıştır. Hem Türk hem de Alman katılımcılarla yapılan on adet yarı yapılandırılmış görüşme, deneysel araştırmanın ana verilerini oluşturmuştur. Bu nedenle, altı adet bireysel ve iki adet ikili görüşmede, katılımcılar kişisel deneyimlerinin ve algılarının yanı sıra etnik gruplar arası temas durumu esnasında aldıkları dersler hakkında da görüşlerini bildirmişlerdir. Araştırma analizinde, temasın görüşmeciler üzerindeki etkisinin, tam olarak belirlenmiş ideal koşullar altında en önemli düzeyde olduğu tespit edilmiştir. Bu nedenle, grup dışı üyelere yönelik tutum değişikliği süreçleri en olumlu şekilde dikkat çekmiştir. Buna karşılık, katılımcılar kültürlerarası buluşma ortamlarında ideal temas için sınırlı şekilde ana hatları belirlediklerinde, temas durumunun olumlu etkisinin daha az olduğu ortaya çıkmıştır. Sonuç olarak, olumsuz anlamda genelleştirici önyargıların göreceleştirmesi ve nihai olarak değiştirilmesi daha az belirgin olmuştur. Ancak, tüm katılımcılar, diğer etnik grubun bireyleriyle etkileşimleri esnasında genel duygusal tutumun yanı sıra çeşitli davranışsal seviyeleri değiştiren bazı olumlu öğrenme süreçlerinden bahsetmişlerdir. Bu nedenle, bu araştırmada, temas hipotezine ilişkin araştırmanın mevcut durumunun, ideal temas için durumsal koşulların gerçekten de gruplar arası temas durumlarının yardımcı unsurları olduğunu ancak önyargıyı azaltmak için pek de gerekli olmadıklarını doğrulamak olduğu sonucuna varılmıştır. Neticede, Türk-Alman biyografi sohbetleri, etnik gruplar arasında ısrarlı ve dolayısıyla da etkili bir buluşma ortamı oluşturmuştur ve bu da önyargılı düşünceleri tamamen azaltmıştır. Bu nedenle, proje kavramının diğer gruplar arası kümelenmeler üzerinde genişletilmesine gelecekte önem verilmelidir. The present scientific paper strove to analyze projects comprising intercultural encounters, which in turn hold potential for connecting culturally diverse societies and for bringing people closer together. Here, the research object was a specific interethnic contact setting: the turkish-german biographical conversations in Constance. During the research activity, the contact hypothesis, indicating increasingly positive effects of intergroup contact – originally advanced by Allport – was applied to the conversational gatherings. Firstly, it was investigated if and, in particular, to what extent the premises for optimal contact are fulfilled within the intercultural encounter. Furthermore, a second research question considered the certain effects of contact occurring, accordingly, as a consequence of the conversations. Ten semi-structured interviews conducted with both turkish and german former participants provide the main data for the empirical research. Thus, within six individual and two pair interviews, respondents reported on their personal experiences, perceptions as well as on their lessons learned during the interethnic contact situation. In the research analysis, it was ascertained that effects of contact on interviewees were most significant under fully established optimal conditions. Hence, the processes of attitude change regarding outgroup members were most positively striking. In contrast, when participants outlined limitedly established premises for optimal contact within the intercultural encounter settings, the positive impact of the contact situation appeared to be less profound. Consequently, the relativization and eventual modification of negatively generalizing biases was less apparent. However, all interviewees suggested some positive learning processes, which alter the general emotional attitude as well as various behavioral levels during interactions with individuals of the other ethnic group. Therefore, within the present investigation it was deduced that the current status of research concerning the contact hypothesis is to confirm, as the situational conditions for optimal contact are, indeed, conducive elements of intergroup contact situations but not necessary for reducing prejudice. All in all, the turkish-german biographical conversations constituted an insistent and, thus, effective interethnic encounter setting, which decreased prejudiced opinions, thoroughly. Hence, future consideration should be given to expanding the project concept on other intergroup constellations. Das Ziel der vorliegenden Arbeit bestand in der Analyse von interkulturellen Begegnungsprojekten, die gemeinhin kulturell vielfältige Gesellschaften näher zusammenführen und nachhaltig verbinden können. Als Untersuchungsgegenstand diente dabei ein spezifisches interethnisches Kontaktsetting: die türkisch-deutschen Biografiegespräche Konstanz. Im Forschungsverlauf wurde die von Allport formulierte Kontakthypothese für zusehends positive Begegnungseffekte auf die intergruppale Gesprächsrunde angewendet, wobei herausgearbeitet werden sollte, ob und inwiefern die Prämissen für optimalen Kontakt in der Veranstaltung erkennbar sind und welche dementsprechende Wirkung sich als Resultat der Begegnung bei den Beteiligten einstellt. Als empirische Haupterhebungsmethode wurden insgesamt zehn eigens durchgeführte semistrukturierte Interviews mit sowohl türkischen als auch deutschen ehemaligen Projektpersonen herangezogen. Dabei berichteten Befragte im Rahmen von sechs Einzelinterviews und zwei Doppelinterviews von persönlichen Erlebnissen, Wahrnehmungen und Erkenntnissen hinsichtlich des interethnischen Zusammentreffens. Innerhalb der Analyse hob sich hervor, dass unter optimal etablierten Kontaktprämissen bei den Interviewpartnern generell die prägnantesten Einstellungsänderungsprozesse gegenüber der jeweiligen Fremdgruppe verzeichnet werden konnten. Bei zunehmend als bedingt etabliert beschriebenen Prämissen fiel die um fassende Wirkkraft der Begegnungssituation und somit die grundsätzliche negativ-verallgemeinernde Bewertungsrelativierung geringer aus. Dennoch kamen bei sämtlichen Beteiligten als Konsequenz des Intergruppenkontakts bestimmte positive Lernprozesse zum Tragen, die sich im Umgang mit der Fremdgruppe insbesondere auf die emotionale Haltungs- sowie Handlungsebene beziehen. Demnach wurde deutlich, dass dem aktuellen Erkenntnisstand der Kontakthypothese in der vorliegenden Forschungsarbeit zuzustimmen ist, da die Bedingungen für optimalen Kontakt als durchaus förderliche, allerdings nicht zwingend notwendige Situationskomponenten beim Vorurteilsabbau zu erachten sind. Insgesamt stellte sich die Initiative der türkisch-deutschen Biografiegespräche als eindringliches und in dieser Hinsicht rasch Effekt bringendes Kontaktsetting heraus, welches durch sein Potenzial zur Vorurteilsrelativierung weitergeführt und auf andere intergruppale Konstellationen ausgeweitet werden sollte.
Collections
- Tez Koleksiyonu [62]