Automobilisierung in der Türkei ab dem ersten weltkrieg
Künye
Arsanlanoğlu, Asena (2019). Automobilisierung in der Türkei ab dem ersten weltkrieg. Türk-Alman Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, İstanbul.Özet
Söz konusu yüksek lisans tez çalışmasının genel amacı, Türkiye'nin
otomobilleşme sürecinde kültürlerarası etkileşim yönlerini incelemektir. Araştırma
kapsamında Ford ve Mercedes gibi tanınmış ve sektörde söz sahibi olan iki şirketin yanı
sıra ABD ve Almanya'nın Türkiye üzerindeki otomobilleşme etkisi incelenmiştir.
Dolayısıyla araştırmanın temel amacı Türkiye’nin otomobilleşme sürecinde her iki
ülkenin hakimiyetini ve aynı zamanda Ford ve Mercedes'in etkisinin farklılığını ortaya
koymaktır. İlgili çalışmada bilimsel yöntem olarak Siegfried Jäger'in Kritik Söylem
Analizi kullanılmıştır. Seçilen metodoloji’nin amacı, belirli bir zaman aralığında egemen
olan gerçekliği tanımlamaktır. Açıklamalarda kullanılan dil ve ifade türü söylem
analizinin temelini oluşturmaktadır. Kritik Söylem Analizi, söz konusu ifadeleri yapısal
bir analiz ile belirlemektedir. Dönem olarak I. Dünya Savaşı'ndan 1980'lere kadar olan
süreç araştırma olarak ele alınmıştır. Araştırma kapsamında Karaköy'deki Ford
fabrikasının kuruluşu ve Davutpaşa'daki Otomarsan otobüs fabrikasının kuruluşu örnek
olay olarak incelenmiştir. Araştırma verisi olarak kullanılan tüm kaynaklar Cumhuriyet
gazetesinden elde edilmiştir. Ford ile ilgili veriler fabrikanın kuruluşundan sonra 1930
yılında yayınlanmış 78 adet haber, Mercedes ile ilgili ise 1976 yılında yayınlanmış 7 adet
haber ve Otomarsan ile ilgili 1976-1979 yılları arasında yayınlanmış 5 haber
incelenmiştir. Verilerin içerik ve söylem analizi ile elde edilen bulgular, otomobilin
Türkiye için önemini ve toplumun otomobile olan ilgisinin yüksek olduğunu
göstermektedir. Sadece Ford ve Mercedes'in yol gösterici fikirleri ve vizyonları değil aynı
zamanda ABD ve Almanya'nın ideolojileri de Türkiye’nin otomobilleşme sürecinde etkili
olmuştur. Ford firması ile ilgili olarak; Ford'un çalışma kültürünün (8 saatlik gün ve
asgari ücret ... gibi) Türkiye’deki üretim sistemine entegre oluşu Türk toplumu tarafından çok olumlu algılandığı görülmüştür. Aynı zamanda, bu süreçte Türkiye’de çıkan
haberlere göre ABD’nin ve bir işveren olarak Henry Ford’un ilgi odağı olduğu
görülmektedir. Ancak, Mercedes ve Otomarsan ile ilgili haberlerin Ford ile ilgili
haberlerin yoğunluğuna kıyasla çok zayıf olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca, Otomarsan ile
ilgili ilk haberlerin şirket kurulduktan çok sonra gerçekleştiği görülmüştür. Gazete
haberleri Mercedes’in o dönem Türkiye'de önemli bir Alman markası olarak tanındığını
göstermektedir. Her ne kadar, Mercedes ile Otomarsan arasında açık bir ayrım olmasa da
Otomarsanın kendisini Türkiye menşeli bir otobüs fabrikası olarak konumlandırdığı
gözlemlenmektedir. The aim of this master's thesis was to examine the intercultural aspects of Turkey's
automobilization. The focus here was on two important rulers, in particular the idea and
influence of the USA and Germany, including the well-known companies Ford and
Mercedes, on Turkish automobilization. It is important because it shows us the
dominance of both nations in Turkey, but also the difference of the influence of Ford and
Mercedes in the automotive process of Turkey. Siegfried Jäger's Critical Discourse
Analysis was used as a prevalent method. The aim of the methodology is to identify the
truth that has been governed by certain power relations. The language is the construction
system which presents the statements. Critical Discourse Analysis determines these
statements on the basis of a structural analysis. The time from the World War I to the
1980s was investigated. Two important events were examined in the source analysis: The
foundation of the Ford factory in Karaköy and the foundation of the Otomarsan bus
factory in Davutpaşa. All sources come from the Cumhuriyet newspaper; 78 Ford articles
from 1930, seven Mercedes articles from 1976 and five Otomarsan articles from 1976 to
1979 were examined. The source analysis has proven the importance of the automobile
for Turkey and the interest of society in the automobile. Not only the guiding ideas and
visions of Ford and Mercedes influence Turkish automobilization, but also the ideologies
of the USA and Germany. On the part of Ford, we see an integration of Ford's work
culture (e.g. 8-hour day and minimum wage) into Turkish production, which is perceived
very positively by Turkish society. At the same time, Turkey is interested in the USA and
in Henry Ford as an employer. Despite Ford's intensive reporting, Mercedes and
Otomarsan's reporting was very low. In addition, Otomarsan's first reporting took place
long after the company was founded. The newspaper articles prove that Mercedes was
very present in Turkey as a German brand. Nevertheless, there is a clear separation between Mercedes and Otomarsan. Thus, Otomarsan positioned itself as a bus factory of
Turkish origin.
Koleksiyonlar
- Tez Koleksiyonu [62]